 |
| Kolajen |
Kolajen nedir? ne işe yarar? Kolajen eksikliği belirtileri, Kolajen takviyesi nasıl yapılır? en iyi kolajen takviyeleri Kolajen tipleri ve kullanım alanları nelerdir?
KOLAJEN NEDİR?
Kolajen cildimizin %80 ini oluşturan aynı zamanda tüm vücut hücreleri arasında yapıştırıcı görevi yapan proteindir. Kolajen denildiğinde etki alanı olarak her ne kadar cilt düşünülse de aslında organlarımızın, kemik ve kaslarımızın da kolajen ihtiyacı vardır. Öyle ki kalbin besleyici damarlarında bile kolajene ihtiyaç vardır.Kolajen doğumdan itibaren vücudumuzda yer alan ve yaşlandıkça azalan bir proteindir. Bu protein eksildikçe cildimiz kırışmaya, esnekliğini kaybetmeye başlarken bunun yanında saç dökülmeleri ve tırnakların kırılması da yine kolajen eksikliğinin olduğunu gösteren belirtilerdendir.
KOLAJEN TİPLERİ VE KULLANIM ALANLARI
Hayvansal kaynaklı kolajenler balık, sığır kimi zamanda domuz gibi hayvanların deri ve kemikleri kullanılarak elde edilmektedir. Yani bizler her gün kolajen yapımı için balık yesek bile asıl kolajen içeren kemiğini yiyemeyeceğimize göre almamız gereken kolajen miktarını karşılayamamış olacağız. Bitkisel kaynaklı kolajenler daha çok kolajen yapımını uyarma özelliğindedir. Kolajen kullanırken vücudumuzun hangi bölümü için kullandığımız da önemlidir.
Cilt için kullanacağımız kolajenler; TİP 1 ve TİP 3 kolajenleridir. Sığır ve balıktan elde edilir. Bu kolajenler cildin esnekliğini, direncini ve nemini artırır. Böylelikle ince kırışıklıklar azalmaya sarkmalar toparlanmaya başlar. TİP 1 vücudumuzda en çok bulunan kolajen türüdür. TİP 3, TİP 1 i destekleyen kolajendir. Saç dökülmelerinde tırnak kırılmalarında destekleyici görevi vardır.
Eklem ağrıları ve kemikler için kullanacağımız kolajenler; TİP 2 kolajenleridir. Tavuk içeriklidir. Menüsküs sorunu olanlar ve belirli bir yaştan sonra başlayan kemik erimesi sorunları için alınması gereken bir kolajendir.
Kolajen kullanırken çok sabırlı olmak gerekir. Sonuçlarını görmek için bir ay düzenli kullanmak gerekir ve 3 aydan az kullanımının bir faydası yoktur.3 ay kullandıktan sonra 6 ay ara verilip tekrar kullanımına başlanmalı. Dünya sağlık örgütü günlük kullanım miktarı olarak 10 mg kolajenin vücutta bulunması gereken kolajen ihtiyacını karşılayacağı görüşündedir.
Kolajen 25 yaşından itibaren her yıl vücudumuzdan %2 oranında azalmaya başlar. Kötü yaşam şeklimizle birlikte bu eksilmenin hızını arttırmaktayız. Bu süreci hızlandıran etkenler ise şöyle;
Yapılan klinik araştırmalar sonucunda belirli bir yaştan sonra yapılan kolajen takviyelerinin yaşlılığı geciktirdiği, saçların dökülmesini durdurduğu ve tırnakların kırılmasının önüne geçtiği görülmüştür. Bundan dolayı 25 yaşından sonra hem cilt hem de vücut sağlığı için kolajen takviyesine başlanması yaşanılacak olumsuzlukların önüne geçmektedir.
- Uyku düzensizliği
- Güneşe fazla maruz kalmak
- Sigara
- Alkol
- Stres
- Hareketsizlik
- Yeterince su içmemek
- Kötü beslenme
Yapılan klinik araştırmalar sonucunda belirli bir yaştan sonra yapılan kolajen takviyelerinin yaşlılığı geciktirdiği, saçların dökülmesini durdurduğu ve tırnakların kırılmasının önüne geçtiği görülmüştür. Bundan dolayı 25 yaşından sonra hem cilt hem de vücut sağlığı için kolajen takviyesine başlanması yaşanılacak olumsuzlukların önüne geçmektedir.
Bizler; et, balık sakatat, yumurta gibi besinlerin tüketimiyle kolajen eksilmesinin hızını küçük bir miktarda yavaşlatabiliriz ancak durduramayız. Günlük aldığımız besinler belirli seviyede tutmamız gereken kolajen ihtiyacımızı maalesef karşılayamamaktadır. Kolajeni sabit tutabilmek için kolajen takviyesini her sene iki kür halinde uygulamanız gerekmektedir. Yazımızın devamında kolajen tiplerini ve bize uygun olanları nasıl kullanmamız gerektiğini öğreneceğiz.
KOLAJEN TİPLERİ VE KULLANIM ALANLARI
Hayvansal kaynaklı kolajenler balık, sığır kimi zamanda domuz gibi hayvanların deri ve kemikleri kullanılarak elde edilmektedir. Yani bizler her gün kolajen yapımı için balık yesek bile asıl kolajen içeren kemiğini yiyemeyeceğimize göre almamız gereken kolajen miktarını karşılayamamış olacağız. Bitkisel kaynaklı kolajenler daha çok kolajen yapımını uyarma özelliğindedir. Kolajen kullanırken vücudumuzun hangi bölümü için kullandığımız da önemlidir. Cilt için kullanacağımız kolajenler; TİP 1 ve TİP 3 kolajenleridir. Sığır ve balıktan elde edilir. Bu kolajenler cildin esnekliğini, direncini ve nemini artırır. Böylelikle ince kırışıklıklar azalmaya sarkmalar toparlanmaya başlar. TİP 1 vücudumuzda en çok bulunan kolajen türüdür. TİP 3, TİP 1 i destekleyen kolajendir. Saç dökülmelerinde tırnak kırılmalarında destekleyici görevi vardır.
Eklem ağrıları ve kemikler için kullanacağımız kolajenler; TİP 2 kolajenleridir. Tavuk içeriklidir. Menüsküs sorunu olanlar ve belirli bir yaştan sonra başlayan kemik erimesi sorunları için alınması gereken bir kolajendir.
Kolajen kullanırken çok sabırlı olmak gerekir. Sonuçlarını görmek için bir ay düzenli kullanmak gerekir ve 3 aydan az kullanımının bir faydası yoktur.3 ay kullandıktan sonra 6 ay ara verilip tekrar kullanımına başlanmalı. Dünya sağlık örgütü günlük kullanım miktarı olarak 10 mg kolajenin vücutta bulunması gereken kolajen ihtiyacını karşılayacağı görüşündedir.
Son olarak şunu unutmamız gerekmektedir insanların gereksinimleri ve estetik kaygılarıyla birlikte kolajen piyasası gün geçtikçe daha da büyümektedir. Piyasada kolajen adı altında birçok ürün bulunmaktadır. Burada önemli olan kolajen gibi piyasa değeri yüksek olan bu ürünleri almadan önce bilirkişilerden ve güvenilir yerlerden yardım almanız doğru bir hareket olacaktır.